Bu siteyi kullanarak Gizlilik Sözleşmesi ve Bilgi Güvenliği Politikası'nı onaylamış olursunuz.
Kabul Et
Sahi GündemSahi GündemSahi Gündem
Bildiri
Yazı Tipi BoyutlandırıcıAa
  • Yazarlar
  • Siyaset
  • Emek-Çalışma Hayatı
  • Dünya
  • Ekonomi
Okuma: Öcalan’dan Meclis’e Tarihi Çözüm Çağrısı: 8 Başlık Önerisi
Paylaş
Yazı Tipi BoyutlandırıcıAa
Sahi GündemSahi Gündem
  • Yazarlar
  • Siyaset
  • Emek-Çalışma Hayatı
  • Dünya
  • Ekonomi
Ara
  • Yazarlar
  • Siyaset
  • Emek-Çalışma Hayatı
  • Dünya
  • Ekonomi
Mevcut bir hesabınız var mı? Giriş Yap
Bizi Takip Edin
Haber

Öcalan’dan Meclis’e Tarihi Çözüm Çağrısı: 8 Başlık Önerisi

Abdullah Öcalan, Meclis’e çözüm süreci için yasal komisyon önerdi.

Sahi Gündem
Son güncelleme: 04/08/2025 13:13
Sahi Gündem
Yayımlandı 04/08/2025
Paylaş
Paylaş

Kürt sorununun demokratik çözümüne yönelik çabalar, 2023’ten bu yana yeniden gündemdeki yerini korurken, İmralı’dan gelen mesajlar sürecin yönünü belirlemeye devam ediyor.

DEM Parti İmralı Heyeti’nin 28 Aralık 2024’te Abdullah Öcalan’la gerçekleştirdiği görüşme, siyasi bir heyetin yaklaşık 10 yıl sonra ilk defa Öcalan’la bir araya geldiği buluşma olarak tarihe geçti.

Görüşmede Öcalan, “Devir Türkiye ve bölge için barış, demokrasi ve kardeşlik devridir” vurgusunu yaptı. Sürecin başarısı için tüm siyasi çevrelerin “dar ve dönemsel hesaplara takılmadan inisiyatif alması, yapıcı davranması ve pozitif katkı sunması” gerektiğini ifade etti.

Barış ve Demokratik Toplum Grubu’nun silahları imha töreni, PKK’nin tek taraflı ateşkes kararı ve Öcalan’ın 9 Temmuz’daki görüntülü çağrısı, çözüm sürecine ilişkin Kürt tarafının attığı adımlar arasında yer aldı. Öcalan’ın 27 Şubat 2025 tarihli Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı’na rağmen devlet kanadından eşdeğer bir yanıt gelmedi. Buna rağmen Öcalan, “Koşullar oluşursa bu süreci çatışma ve şiddet zemininden hukuki ve siyasi zemine çekecek teorik ve pratik güce sahibim” açıklamasıyla dikkat çekti.

Meclis Nihayet Komisyon Kurdu

Tüm bu adımların ardından Meclis, 8 ay gecikmeli olarak, 5 Ağustos 2025’te Komisyon’un ilk toplantısını gerçekleştirecek. Komisyon, Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş’un başkanlığında 51 üyeyle çalışmalarına başlayacak. Öcalan, 2013 yılında da benzer bir çağrı yaparak, “Parlamento karar almadan nasıl olacak? Bizimki de 40-50 yıllık bir meseledir” demiş, Meclis’in yasal bir komisyon kurarak çatışmasızlık sürecine nezaret etmesini önermişti.

Akil İnsanlar Önerisi ve Hukuki Güvence Vurgusu

Öcalan aynı görüşmede Akil İnsanlar’dan oluşan bir yapının sürecin üç aşamasında da rol oynaması gerektiğini belirtmişti. “Bu da resmi komisyonun sivil ayağıdır. Bunlar tümüyle toplumun vicdanını temsil eden insanlardır. Ne bize yakındır ne ötekine… Bunlar süreçte bölge bölge görev dağılımı yaparak çekilmeye nezaret ederler, sonrasında normalleşme sürecine kadar da çatışmasızlığı denetlerler” demişti.

Sürecin hukuki altyapısına dair Öcalan, şu sözlerle dikkat çekmişti; “Şimdi bizim burada yaptığımız işin bir hukuka ihtiyacı var… Parlamento bir yasa çıkaracak… Ama yaptığımız işin hukuki bir güvencesi olmalıdır.” Aynı görüşmede Öcalan, parlamentonun kendi konumunu nasıl tanımlayacağının önemini vurgulayarak, “Ben misyon sahibiyim… Bu nedenle parlamentonun beni nasıl tanımlayacağı önemlidir” ifadelerini kullanmıştı.

Parlamento Çağrısı: Demokratik Siyasetin Başlangıcı

Öcalan, 3 Nisan 2013 tarihli İmralı görüşmesinde, sürecin ikinci aşamasını başlatacak adımın Meclis tarafından atılması gerektiğini ifade ederek, “Tüm yurttaşlarımızı ağır çatışma ortamından hızla arınıp yasal demokratik siyasete katılmaya ve üzerine düşen görevi yerine getirmeye çağırıyoruz” gibi bir çağrının önemine dikkat çekmişti. Bu dönemin “yasal-anayasal sürecin öne çıktığı bir aşama” olduğunu dile getiren Öcalan, “Meclis de buna göre çalışmalı” demişti.

Demokratik Türkiye Olmadan Barış Mümkün Değil

“Ben sadece demokratik Türkiye olmadan bunların hiçbiri olmaz, zamanı da değil, arabayı atın önüne koymayın diyorum. Önce demokratik Türkiye olmalı” diyen Öcalan, barışın önkoşulunun demokratikleşme olduğunu yinelemişti.

“Devletin Yanıtını Bekleyeceğim”

24 Haziran 2013’teki görüşmesinde ise Öcalan, “Şimdi ikinci aşama için çatışmasızlık gerekliydi… Bu devam da edecek. Ama asıl önem verdiği ikinci aşamadır… Umarım tekrar eski pozisyona düşülmez… Şimdi devletin yanıtını bekleyeceğim” ifadeleriyle sürecin kritik dönemeçte olduğunun altını çizmişti.

Abdullah Öcalan, “İkinci Aşama” olarak tanımladığı eşikler için sunduğu 8 ana başlıklar şu şekilde;

Hukuk Komisyonu: Gerilladan sonra onun yerine ikame edilecek demokratik siyaset için… Bir çerçeve hazırlayacağız. Sayın Başbakan (Dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan) ‘Demokratik siyasete, fikir mücadelesine gelin’ diyordu ya, işte onun çerçevesi. Demokratik siyaset nedir, kurumları nelerdir? Önce biz tartışacağız, sonra hükümete gidecek. Yerelliği, yerel referandumu, buna benzer birçok ilkeyi belirleyeceğiz. Yasalara ve anayasaya bunu hangi hukukla taşıyacağız? Türkiye’de demokratik siyaset yok zaten. Seçimler, partiler, bunlar hep tartışılmalı.

Sosyoekonomik Komisyon: Vahşi kapitalizm şimdiden harekete geçti bile. Barajlar, yatırımlar vb. Bu sekiz başlığın her biri birer konferans konusudur aynı zamanda. Ekonomi-politik ve Komünal Ekonomi Konferansı gibi. Urfa’daki işsizlik vb. Örnek olarak söylüyorum. Bunlar nasıl çözülecek? Siz gerçek toplumsal bir parti iseniz, bunlara çare bulacaksınız. HES’lerle köyleri arazilerini boşaltıp bunlara el koyuyorlar. Mezopotamya tarih boyunca herkesi beslemiş. Şimdi mi besleyemeyecek? Kadınlar daha da felaket durumundalar ekonomik olarak. Mesela İsrail’deki komün deneyimini inceleyin. Yerimizde Ermeniler olsa cennete çevirmişlerdi şimdi. Partiniz bu sorulara bir yanıt vermeli. Bir kez daha gerillaya yapın demiyorum, siyasi çözümler bulun. Türkiye’nin kalburüstü bütün ekonomistlerini çağırıp tartışmalısınız. Kooperatif gibi çözümler üretmelisiniz.

Misak-ı Milli Komisyonu: Aslında bu bir Kürt-Türk Misak-ı’dır ve birlikte kurtuluştur. Meclis bu Misak’ı onayladı. Kürtler bölünmeyecekti ama ayırdılar. Bu sınırları değiştirmek artık öyle kolay değil. Ama sınırları faydaya çevirebiliriz; ekonomik birlik, kardeşlik sınırına dönüşür, Suriye sınırı Brüksel gibi olur. Tarihi bir ittifak doğuyor. Bütün Kürtler Türkiye ile sağlam bir ittifak kuracak. Misak-ı Milli Komisyonu bunu tartışacak. Türk-Kürt birliği olmadan kimse bölgede sağlam kalamaz. Ta Hititlerden beri bu ittifak vardır. Türkiye’deki Kürt sorununun çözümü Irak ve Suriye’deki, hatta İran’daki sorunun çözümüdür. Bunun sonrası Ortadoğu demokratik ittifakıdır.

Kadın Özgürlük Komisyonu: Kadın sorunu Ortadoğu’nun kadim sorunudur. Bu konudaki düşüncelerim çokça bilindiğinden açmayacağım. Kadını özgür olmayan bir toplum özgür olamaz demiştim ya, o çerçevede.

Ekoloji Komisyonu: Ekoloji Türkiye’nin de sorunudur. Bölgede de HES, maden aramaları vb. biliniyor. Bir ekoloji konferansında bunlar tartışılabilir.

Sivil Toplum Komisyonu: Kürt sorunu devleti paylaşma, yani devleti federe hale getirecek bir çözüm şeklinde olmayacak. Kürtler bu devlet içinde kendilerini sivil toplum olarak örgütleyecekler. İlk defa size söylüyorum: Toplumu sivil hale getirerek devleti çözüme zorlayacağız. Irkçılık falan, bunlar hep engeldir. Sivil sahayı hem demokratikleştirip hem de güçlendirerek bu milliyetçi tantanayı boşa çıkaracağız. Devletin bir parçası üzerinden değil, Kürtleri demokratik bir sivil toplum olarak örgütleyeceğiz.

Güvenlik Komisyonu: Çok önemlidir. İlk defa açıyorum: Gerilla şu anda Kürtlerin tek güvencesidir. Sonrasında ne olacak? Kürtler için bir güvenlik konferansı yapılmalı. JİTEM, asimilasyon, kültür ve doğa tahribatı… Kim Kürtlerin güvenliğini sağlayacak? Genel güvenlikte Kürtlerin temsilcisi olacak mı?

Hakikatleri Araştırma ve İzleme Komisyonu: Faili meçhuller, geri dönüşler, toplu mezarlar gibi konular var. Çatışma sonrası sürecin izlenmesi, karşılıklı af, hoşgörünün geliştirilmesi için çalışacak.”

Abdullah Öcalan, yasaların çıkmasıyla ikinci aşamanın tamamlanacağını belirterek, “Proje yasalaşırsa normalleşme aşamasına geçilir. İçeride, dışarıda kimse kalmaz. Öyle genel af olmayabilir. Meclis bir yolunu bulmak zorundadır. Yönetici-militan ayrımı yapmadan bir yolunu bulmak zorunda. Hasta tutuklular hemen bırakılmalıdır. Biz nasıl elimizdekileri hemen bıraktıysak, Bakan Bey de olumlu yaklaşmalı” şeklinde konuştu.

Şiddetin sonlandırılmasıyla eşzamanlı olarak demokratik siyaset kanallarının açılacağını belirterek,15 Eylül 2013 tarihli görüşmede, “Yakın dönem, hakikatlerin ortaya çıkarılması da dahil, bunları denetleyecek üçüncü bir güce ihtiyaç olacak. Bir İzleme Komisyonu olmalı. Taraflar birlikte oluşturur. Ortaya çıkacak sorunlarda hakem olarak birlikte müdahale derler. Siyasi çözüm aşaması hakemsiz olmaz. Akil insanlar tek taraflı kuruldu. Hakikatleri Araştırma ve İzleme Komisyonu oluşturulmalı. Tabii ki ben baş aktörsem, kimseyle görüşmeden olmaz. Bu araçla da bunları konuşacağım” ifadelerini kullandı.

İmralı’da 9 Kasım 2013 tarihinde gerçekleştirilen görüşmede Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 6 Kasım 2013’te Finlandiya ziyaretinde yaptığı basında toplantısında “Yasalar çıkacağız” açıklaması üzerinden değerlendirmelerde bulunan Abdullah Öcalan, şu uyarıda bulundu; “Yasal zemine oturmadan hiç kimse güvende olamaz. Süreç güvende olamaz. Çözümün yasal zemini sağlam döşenmeden ortam komplocu güçlere açıktır. Bu yüzden yasal zemin olmalıdır. Arkadaşlar (Kürt Özgürlük Hareketi) haklılar, geldikleri gibi gitsinler demişlerdi. Şimdi gittikleri gibi mi gelsinler? Silahlı mı gelsinler? Yasa çıkarmazsan olmaz. Karakola gitsinler, ebedi mahkûmiyeti mi yesinler? Savcı karşılayamaz, suç işler; hakim yargılayamaz, suç işler. Asker vurur, vurmazsa suç işler. İşte bunlar burada komplo düşündüler. Bu komployu devlet de görmedi. Komployu ben gördüm ve müdahale ettim. Ben bunu sizi kurtarmak için yaptım, komplo niyeti sezdim. Sizi kurtarmak için yaptım”

Sürecin yasal zemini İmralı’da 8 Şubat 2014’te yapılan toplantının da temel gündemi oldu. Abdullah Öcalan, çerçeve anlaşmalara işaret ederek, “Burada müzakere çerçevesini konuşacağız. Meclis’e götürüp yasalaştıracaklar. Güvenlik, köye dönüş, köyleri inşa etme, tüm bunları müzakere edeceğiz. Tek taraflı olmaz. Öyle af falan demek de yanlış. Karşılıklı sözleşme yapacağız. Sözleşme hukuku geçerli olacak. Tek taraflı ihale kanunları çıkarmakla olmaz. Tek taraflı paket dayatması provokasyondur. Çözüm getirmez, çözümsüzlük üretir. Sözleşme hukuku ile muhatapların karşılıklı bir araya gelerek yasal veya tüzüksel bir metniyle olur. Altında imzalar olur. Son dört yüzyıllık tüm benzer sorunlar böyle çözülmüştür.” ifadelerini kullandı.

Abdullah Öcalan, bu görüşmede Hakikatleri Araştırma Komisyonu’nun şart olduğunu bir kez daha vurgulayarak, “Cenazelerimizin akıbeti bile belli değil. Yeraltındaki binlerce insanımızı kimler öldürdü? Hakikat ve Yüzleşme Komisyonu şarttır. Bu devlet için de önemlidir. Devlet adına işlenmiş binlerce suç vardır. Sakine’leri öldüren, Roboski’yi yapan, Yüksekova katliamı, bunlar açığa çıkmalıdır. Binlerce konu var. Devletin de hepsi sorumlu değil. Bunun için bu komisyonla tüm bunlar açığa çıkarılmalı. Türkiye’nin en değerli bilim insanlarından, hukukçularından oluşabilir. Bunlara soracaksınız. Barış ve çözüm süreci için kararın var mı, yok mu? Biz büyük demokratik çözüme hazırız, siz hazır mısınız, değil misiniz? 50 bin kişi ölmüş, beş yüz bin kişi daha mı ölsün?” önerisinde bulundu.

Ayrıca Şunları da Beğenebilirsiniz

Şimdi Daha Çok Demokrasi, Daha Çok Özgürlük, Daha Çok Adalet, Daha Çok Ekmek Zamanı…

Bakırhan, Newroz kutlamasından seslendi: Kimse, halkın oyuyla seçilmiş iradeyi hapsedemez!

Metin Ebetürk: “Barış İşçi Sınıfı İçin Çok Güzel Olacak”

CHP Kurultay Soruşturmasında Yeni Aşama: İmamoğlu Dahil 86 Kişi İfade Veriyor

CHP’li Şile Belediye Başkanı Görevden Uzaklaştırıldı: Tutuklu Başkan Sayısı 18’e Yükseldi

ETİKETLENDİ:Abdullah Öcalanbaşlık önerisikürt sorunumeclisPKK
Bu Yazıyı Paylaşın
Facebook Whatsapp Whatsapp
Bir Yorum Bırak

Bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

HABERLER

Kervansaray Dağları’ndaki Altın Madeni Projesine Tepki: Ankara’da Bakanlık Önünde Eylem

Sahi Gündem
Sahi Gündem
05/08/2025
Engelli Yurttaşlar Engelsiz Bir Türkiye İstiyor!
Kırşehir Kervansaray Dağları’nda Altın Madeni Girişimine Tepki : Doğa Savunucuları Ankara’da Buluşacak
Öcalan’dan Meclis’e Tarihi Çözüm Çağrısı: 8 Başlık Önerisi
Aydın, Gazeteci ve Sanatçılardan Çağrı: “Ülkemizin Uçurumdan Yuvarlanmasına İzin Vermeyeceğiz”
Önceki Sonraki

BİZİ TAKİP EDİN

FacebookBeğeni
XTakip
InstagramTakip
YoutubeAbone

YAZARLAR

Mehmet Bekaroğlu
Yıldırım Kaya
Mehtap Yücel
Zeki Kılıçaslan
Yıldırım Öztürk

Kategoriler

  • Yazarlar
  • Haber
  • Siyaset
  • Emek/Sendika
  • Dünya
  • Ekonomi

SAHİ

2025 © Her Hakkı Mahfuzdur.

Bize Yazın

Herhangi bir konu hakkında bize yazabilirsiniz.

bilgi@sahigundem.com

© Sahi Gündem. Tüm Hakları Saklıdır.
Tekrar Hoşgeldin!

Hesabınıza giriş yapın

Kullanıcı Adı veya E-posta
Şifre

Şifreni mi unuttun?