11 Temmuz 2025’te gerçekleştirilen silah yakma töreni, Türkiye’nin silahlı çatışmalarla geçen yıllarının ardından, barış kültürünün inşasına yönelik tarihi bir dönüm noktası oldu.
Türkiye’de Barışa Doğru Tarihi Adım: Silahlar Yakıldı, Toplum Değişiyor
Politik Araştırmalar Merkezi POLİTEİA’nın 16 Temmuz 2025 tarihli SİLAH YAKMA RİTÜELİ ÜZERİNDEN BARIŞIN SEMBOLİK İNŞASI: TÜRKİYE PERSPEKTİFİNDE BİR ANALİZ başlıklı yazısına göre; 11 Temmuz 2025 tarihinde düzenlenen ve kamuoyunda “terörsüz Türkiye” vizyonunun bir parçası olarak yorumlanan sembolik silah yakma töreni, Türkiye’nin barış süreci açısından yalnızca politik değil, psikolojik ve sosyolojik bir dönüm noktasına işaret etti. Tören, uzun yıllardır silahlı çatışmalar ve terör tehdidiyle sarsılmış bir toplumun, barışı yeniden kurma iradesini simgeledi.
Barış, sadece çatışmanın sona ermesi değil; “toplumsal vicdanın yeniden inşası, ortak gelecek tahayyülü ve siyasal irade ile desteklenen bir dönüşüm sürecidir.” Bu yaklaşım, törende yankı bulan temel mesajlardan biri oldu.
Sembollerin Gücü: Barış Kültürü Ateşle Şekillendi
Barışın inşasında semboller büyük rol oynuyor. Söz konusu silah yakma eylemi, yalnızca fiziksel bir imha değil; geçmişle yüzleşmenin, şiddetin reddinin ve yeni bir toplumsal mutabakatın simgesi olarak değerlendirildi.
Norveçli barış araştırmacısı Johan Galtung’un “pozitif barış” tanımı törenin anlamını çarpıcı biçimde ortaya koyuyor: “Pozitif barış, yalnızca savaşsızlık değil, aynı zamanda adaletin, kapsayıcılığın ve özgürlüğün sağlandığı kalıcı bir sosyal yapıdır.”
Bu bağlamda Türkiye’deki tören, “pozitif barış”ın kültürel ve psikolojik boyutlarına da güçlü bir gönderme yaptı.
Ateşin Arındırıcı Anlamı: Kolektif Hafızanın Yeniden Yazımı
Antropolog Victor Turner’ın çalışmalarına dayanan tarihsel sembolizm, ateşi bir arınma ve yeniden doğuş unsuru olarak tanımlar. Türkiye’deki tören de bu anlamla yüklüydü: “Ateş, saflığın ve yeniden doğuşun simgesidir” (Turner, 1969).
Toplumun katılımıyla yapılan bu ritüel, devletin ötesinde halkın da barış sürecinin bir parçası olduğunu vurguladı. “Silahların ateşe verilmesi, ‘bir daha asla’ duygusunun somutlaştığı bir anlama sahiptir.” (Lederach, 2005).
Bu anlamda törende yanan her silah, sadece geçmiş bir çatışmayı değil, yeni bir toplumsal sözleşmenin potansiyelini de temsil etti.
Uluslararası Deneyimler Ne Diyor?
Türkiye’nin bu adımı, dünya genelindeki benzer süreçlerle benzerlik gösteriyor. 1998’de Kuzey İrlanda’da IRA’nın, 1992’de Mozambik’te savaş sonrası tarafların ve 2016’da Kolombiya-FARC barış sürecinde gerçekleştirilen törenler, sembolik yüzleşmenin barış sürecine olan güveni artırdığını gösterdi.
“Bu tür sembolik yüzleşmeler, geçmişin yaralarını iyileştirme ve kuşaklar arası aktarımı olumlu yönde değiştirme açısından kritik rol oynar.” (Volkan, 2006)
Eleştirel Yaklaşımlar: Semboller Yeterli mi?
Törenin ardından güvenlik uzmanlarının değerlendirmeleri, sembolik jestlerin önemini kabul etmekle birlikte, kalıcı barış için daha fazlasına ihtiyaç olduğunu ortaya koyuyor.
Emekli komutanlardan Osman Pamukoğlu, Cihat Yaycı ve Naim Babüroğlu, “PKK’nın sembolik silah bırakmasının tek başına gerçek bir çözüm olmadığında hemfikirdir.” Ayrıca, YPG ve PJAK gibi örgütlerin süreç dışında bırakılmasının stratejik hata olduğu uyarısında bulunuyorlar.
- Pamukoğlu, yalnızca askeri çözümden yana.
- Yaycı, askeri mücadeleyi diplomatik ve psikolojik araçlarla destekleme gereğini savunuyor.
- Babüroğlu ise uluslararası denetim ve diplomasi merkezli bir yaklaşım öneriyor.
Bu görüşler, “Türkiye’nin yalnızca sembolik jestlere değil; çok boyutlu, kararlı ve stratejik bir barış mimarisine ihtiyaç duyduğunu göstermektedir.”
11 Temmuz 2025 – Bir Tören Değil, Bir Eşik
Türkiye’de gerçekleştirilen silah yakma ritüeli, sadece bir gösteri değil; çatışmanın yerine geçecek yeni bir toplumsal düzenin kurulması için güçlü bir çağrıydı. Ancak uzmanların ve uluslararası örneklerin de gösterdiği üzere, “sembolik adımlar ancak yapısal dönüşümlerle birleştiğinde kalıcı barışa katkı sağlar.”
“Türkiye için 11 Temmuz 2025 yalnızca bir tören tarihi değil; aynı zamanda tarihsel bir eşik, yeni bir toplumsal sözleşmenin inşası için önemli bir fırsattır.”
Kaynak: POLİTEİA// SİLAH YAKMA RİTÜELİ ÜZERİNDEN BARIŞIN SEMBOLİK
İNŞASI: TÜRKİYE PERSPEKTİFİNDE BİR ANALİZ