İstanbul Kadıköy’de 14 yaşındaki Mattia Ahmet Minguzzi’nin akranları tarafından bıçaklanarak öldürülmesinin ardından Türkiye’de çocuk suçluluğu ve yasal düzenlemeler yeniden kamuoyunun gündemine oturdu. Yaşanan trajedi, özellikle çocuk yaşta işlenen suçlara yönelik cezaların yeterliliği ve önleyici politikaların eksikliği tartışmalarını beraberinde getirdi.
Bu tartışmaların gölgesinde Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2024 yılına ait çocukların karıştığı güvenlik olaylarına dair verileri yayımladı. TÜİK’in verileri, çocukların suça sürüklenme oranında ciddi bir artış olduğunu ortaya koyuyor.
Suça Sürüklenen Çocuk Sayısında Dikkat Çeken Yükseliş
TÜİK’e göre, 2024 yılında güvenlik birimlerine gelen veya getirilen çocukların karıştığı olay sayısı, bir önceki yıla göre yüzde 9,8 artarak 612 bin 651’e yükseldi. Bu olayların 202 bin 785’i çocukların kanunlarda suç olarak tanımlanan fiilleri işlediği iddiasıyla gerçekleşti. 2023 yılında bu sayı 178 bin 834’tü. Bu da suça sürüklenen çocuk sayısında bir yıl içinde yüzde 13’lük bir artış anlamına geliyor.
2022 yılında 207 bine yaklaşan bu sayı, 2024 itibarıyla son beş yılın zirvesine yeniden yaklaşmış durumda. Ayrıca, 2024 yılında hakkında kayıp müracaatı yapıldıktan sonra bulunan çocuk sayısı ise 18 bin 561 olarak kaydedildi.
Yaralama ve Hırsızlık İlk Sırada
Suça sürüklenen çocuklara isnat edilen suç türleri arasında ilk sırada yüzde 40,4 ile yaralama, ikinci sırada ise yüzde 16,6 ile hırsızlık yer aldı. Bunu yüzde 8,2 ile uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanımı, satışı ya da alımı, yüzde 4,6 ile tehdit suçları izledi.
Güvenlik birimlerine mağdur olarak başvuran çocukların sayısı ise 279 bin 620 olarak açıklandı. Bu çocuklardan 26 bini cinsel suç mağduru olarak kayıtlara geçti. Cinsel suç mağdurlarının 22 binden fazlasını kız çocukları oluşturdu.
Mattia Ahmet Minguzzi Cinayeti: Ceza Tartışmaları Yeniden Gündemde
24 Ocak günü Kadıköy’de akranları tarafından bıçaklanarak öldürülen 14 yaşındaki Mattia Ahmet Minguzzi’nin ailesi, çocuk yaşta işlenen ağır suçlar karşısında yasal cezaların artırılması gerektiğini savunuyor. Annesi Yasemin Akıncılar Minguzzi, “18 yaşından küçükler için öngörülen cezaların artırılmasını” talep ederek toplum vicdanında karşılık bulan bir çağrıda bulundu.
Öte yandan çocuk adalet sisteminde çalışan uzmanlar ise yalnızca cezaların artırılmasının yeterli olmayacağını ifade ediyor. Uzmanlar, “çocukları suça iten faktörlere odaklanılması gerektiğini” vurgularken, etkili önleyici politikaların hayata geçirilmesinin önemine dikkat çekiyor.
Yasal Çerçeve: TCK 31. Madde Ne Diyor?
Türk Ceza Kanunu’nun 31. maddesi, suç işlediği sırada 18 yaşından küçük olan kişilere özel cezai hükümler öngörüyor. Maddeye göre:
“Fiili işlediği sırada 15 yaşını doldurmuş olup da 18 yaşını doldurmamış olan kişiler hakkında suç, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasını gerektirdiği takdirde 18 yıldan 24 yıla; müebbet hapis cezasını gerektirdiği takdirde 12 yıldan 15 yıla kadar hapis cezasına hükmolunur. Diğer cezaların üçte biri indirilir ve bu hâlde her fiil için verilecek hapis cezası 12 yıldan fazla olamaz.”
Bu yasal çerçeve, toplumda suçun ağırlığı ile cezanın caydırıcılığı arasında süregelen denge tartışmasını da beraberinde getiriyor.