Türkiye Barolar Birliği (TBB) binası önünde toplanan avukatlar, 5 Nisan Avukatlar Günü dolayısıyla Balgat’taki Anıtpark’a yürüdü.
ANKA’nın haberine göre, yürüyüş sırasında sık sık “Hak, hukuk, adalet”, “Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiçbirimiz” ve “İstanbul Barosu yalnız değildir” sloganları atıldı. (İstanbul Barosu yönetimi daha önce görevden alınmıştı.)
Avukatlar, taşıdıkları dövizlerde ise “Yargı tek adamın hukuk bürosu olmamalı”, “Tutuklular serbest bırakılsın” ve “Avukat intiharları politiktir” gibi mesajlara yer verdi.
“Bu ses, susturulamaz”
Yürüyüşün ardından TBB Başkanı Erinç Sağkan, ortak basın açıklamasını okuyarak özetle şu ifadeleri kullandı:
“Bugün 5 Nisan Avukatlar Günü. Aynı zamanda yalnızca ülkemizin değil, dünyanın sayı bakımından en büyük barolarından biri olan İstanbul Barosu’nun da kuruluş yıl dönümü. Ancak ne yazık ki; 147 yıllık bu köklü kurumun seçilmiş yönetimi bugün hukukla değil, haksızlıkla mesnetsiz iddialarla, hukuka aykırı yargı kararlarıyla görevinden uzaklaştırılmak isteniyor.”
“İstanbul Barosu istibdada da, işgal mahkemelerine de karşı duruş göstermiş, darbe dönemlerinde hukukun onurunu ayakta tutmuş, bu halkın yüzyıllık bağımsızlık ve demokrasi mücadelesinde adaletin taşıyıcısı olmuştur. Bugün, böylesine köklü bir meslek örgütüne yönelen müdahale, yalnızca bir kuruma değil, İstanbul Barosu üyesi on binlerce meslektaşımızın iradesine ve avukatlık mesleğinin özüne dönük bir tehdit niteliği taşımaktadır.”
“Şunu açıkça ifade ediyoruz; baroları susturulmak istenen bir ülkede, savunmanın sesi bastırılmak isteniyor demektir. Ama biz buradayız; meslek örgütümüze, mesleğimizin onuruna ve hukukun üstünlüğüne sahip çıkıyoruz. Ve biliyoruz. Bu ses, susturulamaz.”
“Ertelenen adaleti yeniden haykırdığımız bir gündür.”
“Baskıyla, zulümlerle bölmek istediğiniz barolar etle tırnak gibidir. Ayıramazsınız, bölemezsiniz. 200 bin üyesiyle 81 baro, TTB’dir. Bölemez, parçalayamazsınız. Artık 5 Nisan bu ülkenin avukatları için yalnızca bir kutlama günü değildir. Bu tarih, adaletin yalnız bırakıldığı her anı hatırlatan; suskunluk dayatıldığında yükselen sesin, geri adım istenildiğinde öne çıkan iradenin günüdür.”
“5 Nisan Avukatlar Günü yalnızca bir meslek günü değil, bu ülkede adalet için mücadele eden herkesin günüdür. Bugün yalnızca cübbemizi taşımakla yetinmediğimiz; aynı zamanda onun altındaki acıyı, öfkeyi ve umudu birlikte dile getirdiğimiz, bastırılan umutları, ertelenen adaleti yeniden haykırdığımız bir gündür.”
“Her itiraz için buradayız”
“Bu meydandan yükselen ses, yalnızca avukatların değil, adaletin ve hakkaniyetin sesidir. Biz burada sadece kendi haklarımız için değil, bu ülkede nefessiz bırakılmaya çalışılan her ses, bastırılmak istenen her itiraz, susturulmak istenen her vicdan için bir aradayız!”
“Çünkü biz avukatlar biliriz ki, adaletin olmadığı bir ülkede hiçbir yurttaş kendini güvende hissedemez. Bu yürüyüş, savunmanın yalnızca mahkeme salonlarında değil, hayatın içinde, yurttaşın adalet arayışında da var olduğunu gösteren bir iradenin ifadesidir.”
“Hiçbir güç, bu iradeyi teslim alamaz”
“Attığımız her adım, yalnızca bugünün değil, mesleğimizin ve hukukun geleceği içindir. Hukuksuzluk karşısında susmayan her ses, yalnızca bugünü değil, yarını da savunmaktadır. Adaletin tek bir güvencesi var; o da adaleti savunmaya hazır olanların kararlılığıdır.”
“Biz avukatlar yalnızca hak arayanların değil, hukukun ve adaletin de teminatıyız. Bugün burada toplanan irade, sadece meslek onurumuzu değil, yurttaşın haklarını ve hukukun üstünlüğünü savunmanın iradesidir. Hiçbir güç, bu iradeyi teslim alamaz.”
Savunma susmaz, savunma durmaz, savunma boyun eğmez.