Dünya Bankası ve Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) ortaklaşa gerçekleştirdiği “İller Bazında Beşeri Sermaye 2021-2023” araştırması, Türkiye’nin nitelikli, sağlıklı, eğitimli ve yaşam güvencesine sahip insan gücünün hızla eridiğini ve Avrupa Birliği ortalamasının çok altına düştüğünü gözler önüne serdi.
Verilere göre beşeri sermaye ülke genelinde düşüş gösterirken Çanakkale, insani sermaye bakımından en yüksek değere sahip kent oldu.
Endeksin Seyri: Deprem ve Kriz Etkisi
Metodolojisi Dünya Bankası tarafından belirlenen Beşeri Sermaye Endeksi (BESE), 0 ile 1 arasında değerlendiriliyor. 1’e yakın değerler, ülkenin eğitim, sağlık, beslenme ve yetenek gelişiminde güçlü olduğunu gösteriyor.
19 Eylül’de açıklanan sonuçlara göre Türkiye’nin BESE değeri 2023 sonunda 0,690 seviyesine düştü.
- 2021’de 0,693 olan endeks,
- 2022’de yüzde 0,5 artışla 0,696’ya çıkmıştı.
Ancak 6 Şubat 2023 Kahramanmaraş-Hatay depremleri, okulların, hastanelerin ve altyapının ağır yıkımıyla insani sermayede sert bir düşüşe yol açtı. Türkiye, AB’nin 0,730 ortalamasının oldukça gerisinde kaldı.
Çanakkale Zirvede, Şırnak Dipte
AB ülkeleri içinde en yüksek BESE, Finlandiya (0,796), İsveç (0,795) ve İrlanda (0,793) oldu. Türkiye’de ise Çanakkale (0,781) AB ortalamasına en çok yaklaşan il olarak öne çıktı. Onu Antalya (0,761), Erzincan (0,756), Eskişehir (0,755) ve Rize (0,749) izledi.
Listenin sonunda ise 0,599 puanla Şırnak yer aldı. Şanlıurfa, Ağrı, Muş ve Gümüşhane de gençlerin en yoğun umutsuzluk yaşadığı iller arasında sıralandı. Deprem illeri Adıyaman, Hatay, Kahramanmaraş ve Malatya da sert düşüş yaşayan bölgeler arasında yer aldı.
Alt Bileşenlerde Kırılgan Tablo
Dünya Bankası’nın 174 ülkeyi kıyasladığı Küresel BESE verilerinde de Türkiye 2023 sonunda 0,690 ile oldukça gerilerde kaldı.
- Hayatta kalma oranı yüzde 0,3 düşerek 0,985 oldu.
- Eğitim yüzde 0,8 azalışla 0,725’e indi.
- Sağlık ise yüzde 0,2 artışla 0,966 seviyesine çıktı.
Sağlıktaki görece artışta, deprem sırasında ve sonrasında kurulan sahra hastanelerinin rolü etkili oldu.
Ekonomik Kriz Beşeri Sermayeyi Eritiyor
Raporda, 2021’den bu yana devam eden ağır ekonomik krizin de beşeri sermayedeki erimenin en önemli nedenlerinden biri olduğuna dikkat çekildi. Yüksek enflasyon, düşük ücretler, emeklilerin ve asgari ücretlilerin açlık sınırının altında yaşaması, Türkiye nüfusunun yaklaşık yarısının temel ihtiyaçlarını karşılayamaz hale geldiğini gösteriyor.
Gençlerde Umutsuzluk Zirvede
Endeks, “bugün doğan bir çocuğun 18 yaşına geldiğinde elde etmesi beklenen beşeri sermayeyi” ölçmeyi hedefliyor. Ancak veriler, Türkiye’de gençlerin ciddi bir umutsuzluk yaşadığını gösteriyor.
Üniversite mezunu gençlerin yüzde 70’e yakınının yurtdışında yaşamak istemesi, genç işsizliğin ve “ev genci” sayısının hızla arttığını ortaya koyuyor. Türkiye, OECD ve AB ülkeleri arasında üniversiteli işsizliğinde de ilk sırada.
Çocuklarda Yoksulluk ve Yoksunluk
Türkiye’nin geleceği açısından en çarpıcı tablo çocuk yoksulluğunda ortaya çıkıyor.
- 15 yaş altı 6,7 milyon çocuk günde bir öğün et, tavuk, balık, yumurta yiyemiyor.
- 7,8 milyon çocuk bisiklete binmedi, 2,5 milyon çocuk ayakkabı veya yeni kıyafet alamıyor.
- 5,5 milyon çocuğun oyuncağı yok, 4 milyon çocuk kitap okuyamıyor.
- 14 milyon çocuk sinema, tiyatro ya da spor etkinliği görmeden büyüyor.
- 11 milyon çocuk tatil yüzü görmedi, seyahat etme imkânına sahip olmadı.
Türkiye’de çocuk yoksulluğu oranı yüzde 35,3, bu da genel yoksulluk oranı olan %28,4’ün 5 puan üzerinde. OECD’de ise Türkiye, Kosta Rika’dan sonra ikinci sırada yer aldı.
Sonuç: Gelecek Nesiller İçin Alarm Zilleri
Dünya Bankası ve TÜİK’in ortak raporu, Türkiye’nin beşeri sermayesinin hızla eridiğini, gençlerin ve çocukların geleceğe dair umutsuzluk içinde olduğunu ortaya koyuyor. Bu tablo, Türkiye’nin küresel rekabet gücünü zayıflatırken, ekonomik kriz ve sosyal politikaların yetersizliği sorunu daha da derinleştiriyor.